BODRUM TURGUTREİS TATİLİ VE ÖTESİ

Bir çok arkadaşımın bildiği gibi bu yaz hiç tatile gidesim, yolculuğa çıkasım yoktu. Sağolsun eşimin özellikle beni düşünerek "Gidelim." dediği bu tatile ihtiyacım varmış da haberim yokmuş.

Sanırım insan 2 yıllık birlikteliğin ve 9 yıllık evliliğin ardından birbirinin gizil ihtiyaçlarını bile algılar hale geliyor ki bu beni çok mutlu etti. Hele ki eşimin konuşma arasında "Önemli olan sen istemeden seni tatile götürmeyi akıl etmek. Hem 6 yıldır baş başa tatil yapmadık." diyince daha da mutlu oldum.

Sonuçta 3 gece 4 günlük bir tatil planı ile Bodrum Turgutreis'e gittik. Uçakla yolculuk yaptık ve Bodrum'da da servis ve minibüs kullandık. Böylelikle trafik stresi de yaşamadık.

Ayrıca bir önceki yazımda da belirttiğim gibi ben bu tatil boyunca sosyal medya detoksu yaparak gerçek anlamda dinlendim.


Turgutreis , Bodrum'un merkezine göre daha sakin ve ucuz bir yer. Sahil boyunca marinadan başlayıp koyun ucunda sonlana yürüyüş yolunun ic tarafında once D-Marin ve çarşı ardından sıra sıra oteller ve siteler var; deniz tarafını ise halka açık yada otellere ait plajlar oluşturuyor. Yaklaşık 3 km olan bu yürüyüş yolunun marina ve çarşı tarafında restaurantlar, kafeler ve barlar var.


Bizim gibi temiz ve derin deniz sevenler ve değişik vakit geçirip doğal güzellikleri daha çok görebilmek isteyenler elbette yat turuna çıkarlar. Biz de öyle yaptık ve Turgutreis'ten Güney koyları turuna çıktık. Sıra ile Meteor plaji, Akvaryum koyu, Dilek Mağarası koyu, Develi Koyu ve Aspat Koyu'na uğradığımız yat turumuz çok güzeldi.


Bir günümüzü de elbette Bodrum Kalesi ve Su Altı Medeniyetleri Müzesi'ne ayırdık. Kalenin cok güzel korunup alanlarının çok akıllıca kullanıldığını yazıp sözü resimlere bırakıyorum.


Diğer zamanlarımızı da Turgutreis'te ve otelimizin plajında geçirdik. Otelimizin adı Dragut Point North / South Hotel idi. Temiz ve sakin bir oteldi. Dragut , Avrupalıların Turgutreis'e verdikleri isimmiş. Dragut Point ise Turgutreis'in Malta Seferi'nde donanmayı sakladığı nokta imiş.

Turgutreis çarşıdaki Aybey Dondurma'yı ve marinadaki Codfather Restaurant-barı tavsiye ederim. Çarşamba akşamları Codfather'da Ege sahne alıyormuş ancak biz çarşamba akşamı orada değildik maalesef.

İşte böyle karı koca baş başa tatilimiz böyle sakin ve gerçek anlamda dinlenerek geçti. Darısı tüm tatile gitmek isteyenlerin başına.

Sevgiler . . .


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sonbahar ve Yeni Okul Yılına Hazırlık

Bir Anne Adayı Olarak Öğrendim ki - 1 : PERSENTİL

SON YAPRAK (The Last Leaf)